Ferit PARLAK
1 Eylül’den itibaren geçerli olacak su ürünleri avcılığının düzenlenmesine ilişkin Tebliğ ve artırılacak denetimler sayesinde, 2023 yılında 454 bin ton olarak gerçekleşen “avlanan su ürünleri miktarı”nın 2028 yılında 750 bin tona çıkarılması hedefleniyor. Tebliğ ile hamsi, mavi yüzgeçli orkinos, deniz patlıcanı, beyaz kum midyesi, yılan balığı, tıbbi sülük ve inci kefali olmak üzere 7 türe ilişkin avlanabilir miktarları belirlendi.
Buna göre balıkçı gemilerinin av aracı özellikleri ve uzunluklarına göre avcılık potansiyelleri dikkate alınarak kotalar uygulanacak. Bu yolla balıkçılıkta sürdürülebilirliğin yanısıra, kayıtdışı avcılığın da en düşük seviyeye indirilmesi amaçlanıyor. Kayıtdışı avcılığın 150 bin tonu aştığı tahmin ediliyor.
Avcılığın yanında yetiştirmecilikteki gelişmeler, ihracatta da hedef büyüttü. Denizler ve iç sulardaki potansiyelin belli bir miktarı kullanılmasına rağmen levrek, çipura, alabalık, Türk somonu, Mersin balığı ve kabuklu yetiştiriciliği ile su ürünlerinde ihracat 2023 yılında 1.7 milyar dolara çıkarken, avcılık ve yetiştiricilikte alınacak önlemler ve sıkılaştırılacak denetimler ile ihracatın 2028 yılında 3 milyar doları aşabileceği belirtiliyor.
Avcılıkta 750 bin ton hedefi
1 Eylül’den itibaren geçerli olacak su ürünleri avcılığının düzenlenmesine ilişkin Tebliğ ve artırılacak denetimler sayesinde, 2023 yılında 454 bin tona kadar düşen “avlanan su ürünleri miktarı”nın 2028 yılında 750 bin tona çıkarılması hedefleniyor.
Kayıt dışı 150 bin tonu aştı
Tebliğ ile hamsi, mavi yüzgeçli orkinos, deniz patlıcanı, beyaz kum midyesi, yılan balığı, tıbbi sülük ve inci kefali olmak üzere 7 türe ilişkin avlanabilir miktarları belirlendi. Buna göre balıkçı gemilerinin av aracı özellikleri ve uzunluklarına göre avcılık potansiyelleri dikkate alınarak kotalar uygulanacak. Bu yolla balıkçılıkta sürdürülebilirliğin yanı sıra, kayıt dışı avcılığın da en düşük seviyeye indirilmesi amaçlanıyor. Kayıt dışı avcılığın 150 bin tonu aştığı tahmin ediliyor.
İhracatta hedef
3 milyar dolar
Avcılığın yanında yetiştirmecilikteki gelişmeler, ihracatta da hedef büyüttü. Denizler ve iç sulardaki potansiyelin belli bir miktarı kullanılmasına rağmen levrek, çipura, alabalık, Türk somonu, Mersin balığı ve kabuklu yetiştiriciliği ile su ürünlerinde ihracat 2023’te 1.7 milyar dolara çıkarken, avcılık ve yetiştiricilikte alınacak önlemler ve denetimler ile ihracatın 2028 yılında 3 milyar doları aşabileceği belirtiliyor.
İstihdamda hedef 100 bin
Su ürünleri avcılığının, toplam 18 bin 400 balıkçı teknesinde 75 bin kişiye istihdam sağlanabilirken, balık popülasyonunu koruyacak, güçlendirecek uygulamalarla, hem balık fiyatlarının reel olarak düşeceğine hem de 100 bin kişiye doğrudan, 500 bin kişiye de dolaylı istihdam sağlayabilecek potansiyele sahip olduğuna dikkat çekiliyor.
500 bin ton hamsi avlanabilecek
Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Özkaya, Türkiye’de geçen yıl yaklaşık 274 bin ton hamsi yakalandığını belirterek, “Hamside belirlenen kota, piyasada herhangi bir olumsuzluğa yol açmayacak, balık arzında sıkıntı yaşanmayacak. Bu düzenlemenin amacı, denizlerde sürdürülebilirliği sağlamak ve kayıt dışılığı önlemek. Yeni sezona hamsi avcılığında kota sistemiyle giriyoruz. Hamsi, balıkçılık sisteminin yüzde 65’ini oluşturuyor. Yeni sistemde hamsinin toplam avlanılabilir miktarı 400 bin ton olarak belirlendi. Ayrıca yüzde 25’lik hata payı olduğunu hesaba kattığımızda ‘Yıllık 500 bin ton hamsi avlanabilecek’ diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Tarım Bakanı İbrahim Yumaklı:
Kuralları sektörle birlikte koyduk
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, su ürünleri kaynaklarımızın korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması için avcılığa ilişkin yükümlülük, sınırlama ve kuralları düzenlediklerini söyledi. Yumaklı, “Hamsi ile birlikte toplamda 7 tür için toplam avlanılabilir miktarları belirledik. Böylece bu 7 tür için 1 eylül’den itibaren üretim planlamasına geçmiş oluyoruz. Hamsiyi korumak, gelecek nesillere de aktarmak için çok önemli. Yeni kuralları sektörle birlikte hazırladık ve onların da memnun olduğunu biliyoruz” dedi.
2023’te
1.7 milyar $’lık ihracat yapıldı
Geçen yıl levrek ihracatı %2 artışla 517 milyon dolara çıktı. Çipura ihracatı %12 artışla 418 milyon dolar olurken, Türk somonu %9 artışla 376 milyon dolara yükseldi. Alabalık ihracatı %12 artışla 112 milyon dolara dolara ulaştı. İhracatın %42’si AB ülkelerine yapıldı. En çok ihracat yapılan ilk üç ülke ise 325 milyon dolarla Rusya’ya ilk sırada yer alırken, İtalya188 milyon dolar, İngiltere 156 milyon dolarla üçüncü oldu
20 bine yakın su ürünleri mühendisi var
Avcılıkta da yetiştiricilikte de denetimin önemine dikkat çeken Ramazan Özkaya, “20 bine yakın su ürünleri mühendisimiz var. Ama bu mühendislerimiz, sektörde istihdam edilemediği için, mecburen farklı alanlarda çalışıyor. Örneğin avcılıkta da yetiştirmecilkte de denetimler için bu mezunlarımızın 3-4 binini kullanabiliriz. Bu yolla hem istihdama hem de kaytdışının azaltılmasına katkı sağlayabiliriz” dedi.
“Balıklar üzerindeki
baskıyı azaltır”
Ramazan Özkaya, avlanabilecek hamsi miktarının belirlendiğini vurgulayarak, “Yeni düzenlemeyle, balıkçı gemilerinin av aracı özellikleri ve uzunluklarına göre avcılık potansiyelleri dikkate alınacak. Buna göre avlanabilecekleri hamsi miktarı gemiye tahsis edilecek. Aktif olarak avcılık yapanların talebi halinde tahsis edilen miktar artırılarak avcılık faaliyetleri kesintiye uğramayacak” diye konuştu.
Denetim ile 2023’te
78 adet gemiye
el kondu
2023 yılında denizler, iç sular, karaya çıkış noktaları, nakil güzergâhları, balıkçı gemileri, balık halleri, balık unu-yağı fabrikaları ve perakende satış yerlerinde denetimler yapıldı. Bu kapsamda, toplam 171 bin 219 adet denetim gerçekleştirildi ve kaçak avcılıkla elde edilen tonlarca su ürününe el konuldu. Yasa dışı avcılık faaliyetinde bulunan ve bu ürünlerin satışını yapan 6 bin 527 kişi/iş yerine toplam 74 milyon TL idari para cezası uygulandı. Ayrıca, avlanma ruhsatına sahip olmayan ve kurallara uygun avlanmayan 78 adet gemi ve 3 bin 563 adet muhtelif av aracına el konularak mülkiyeti kamuya geçirildi.
2000
yılından bu yana ne
oldu?
Balıkçılığın ana girdisini oluşturan hamsinin 2000 yılındaki av miktarı 300 bin tonu aşmıştı. Bu miktar, yanlış uygulamalar ve balık üzerinde kurulan av baskısı nedenleriyle 2014 yılında 85 bin tona kadar düştü. 2014 yılında başlatılan ve 3 yıl boyunca devam eden “Balıkçı Gemilerini Avcılıktan Çıkaranlara” verilen destek projesi ile 1011 balıkçı gemisi filodan çekildi. Böylece denizlerdeki av baskısı azaltılmış oldu. Ve 2023 yılında av miktarı yeniden 274 bin tona çıktı ama, balık boyları ve verimliliği sürdürülebilirlik açısından olumlu sinyal vermedi. Aşırı avlanma ve balıkçılık kapasitesi, etkili teknoloji kullanımı, avcılıkta ortaya çıkan ıskartalar, deniz kirliği, küresel iklim değişikliği, istilacı türler olumsuz etkenler olarak ön plana çıktı. Teknelerin sayısı ve boyları ile motor güçleri arttı. Bu maliyetleri artırırken, açık deniz balıkçılığı yapmadan sadece kıyısal alanlarda faaliyetlerin sürdürülmesi de balık miktarını da olumsuz etkiledi.
Zaman: Maliyetler düşecek
ekonomik rahatlama yaşanacak
Rize-Artvin Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifleri Birliği Başkanı Barış Zaman, “Hamsi balığını halka arz etmemiz için belirli bir büyüklüğe ulaşması gerekmektedir. Son beş yıldan beri halka arz ettiğimiz balığın miktarı düşmüştür. Hamsi Balığının yeterli büyüklüğe ulaşmadığından avlanan balığın yüzde 70-80’lik kısmı balık unu ve balık yağı fabrikalarına verilip hayvan yemi olarak kullanılmaktadır. Bu da balıkçımızı ekonomik anlamda zora sokmaktadır. Hamsi avcılığında balıkçımızın avladığı balığa fiyat koyamaması da ayrı bir sorundu” dedi. Zaman, “Kotanın getirilmesi ile hamsi balığının ve denizlerin sürdürülebilirliği sağlanacaktır. Gelecek nesillere bu özel protein kaynağı taşınacak. Hamsinin ekonomik değerinin yükseltilebilmesi ve eskiden olduğu gibi iri ve kaliteli hamsinin halkımıza arzı sağlanacak. Kotanın getirilmesi ile beraber balıkçımızın balık piyasasındaki fiyatlara müdahale etme şansı olacak. Kota sayesinde maliyetlerin de düşecek. Avcılıkta kullanılan araç gereç, akaryakıt ve malzeme tasarrufu ile ekonomik rahatlama yaşanacak” şeklinde konuştu.